İzleyiciler

Tragedya dergisi

Cehaletin Yüksek Lisansı

Bu Blogda Ara

Blogger tarafından desteklenmektedir.


Giriş

Matrix'e çokça atıf yaptım ancak bu seferki hem çok açık hem de çok klasik ancak bu yazıda zaten çok klasik konuları konuşacağız. Kırmızı hap ne kadar kırmızı? Yani salt zihinle ne kadar gerçek olan bilgiye ulaşabiliriz.

Ya hepsi bir yalandı, Ya da anlaşılmayacak kadar gerçek, Bilgi ne zaman sığdı ki bana, Bize ve buraya, Bilgi var oldu mu hiç sanki, Yetti, sığmadı, Ve anlaşıldı, Bizler ve sizler anlaştık sadece, Kısa ya da uzun fark etmeksizin ateş kesildi.

Yargı ve Tanım

Eğer bir konu üzerinde bir yargıya varacaksak kuşkusuz o konunun derinlemesine ne olduğunu anlamamız lazım. Demem o ki tanım daima yargıdan önce gelir. Tam bu yüzden bilgi hakkında konuşacağımız bu sezonda bilginin tanımını yapmamız gerekiyor.

Bilgi, referanslara karşı dönüt verebilen oluşumlardır. Kadir YURTTAŞ

Bu şekliyle anlaşılması güç bir tanım gibi görünüyor. Bir örnekle açıklayayım; limon ekşi referansına göre ekşilik üzerine dönüt veriyor işte bu dönüt yani izlenim(1) bir çeşit bilgidir. Limon bir bağlamdır yani birden fazla referede birden fazla bilgi verir yani limon aynı zamanda acı referinde de dönüt verir ki bu durum onun bağlam olmasını sağlar. Tam bu noktada referansa nasıl karar veriyoruz sorusu ile karşılaşıyoruz. Referanslar bir'den fazla varlığın ortak olan(2) izleniminin genel adıdır. Yani referans karar verilmiyor o bir yargı değil, sistemin doğal olarak kendisinin oluşturduğu bir yapıdır.

Şüphe ölçütü

İnsanın ortaya koyduğu her bir bilgi yanlışlanabilirdir ve asla doğrulanamazdır. Yani her bilgiye her daim şüphe ile yaklaşmalıyız sırf bu yüzden yargılarımızı inşa ettiğimiz tanımları her daim sorgulayıp daha gerçek(3) hale getirmeye çalışmalıyız.

Bilgi tanımının ana ölçütü olan referans kavramını daha iyi tanıyalım ve ardından gerekli eleştiriyi yapalım. Causa sui(Lat:kendi kendinin nedeni), referansımızın bilginin nesnesinin içinde olması gerekir. Şüphe duyulamayan tek şey yani safsata olması imkansız olan şey şüphesine rağmen varlığını koruyabilen olmak zorundadır; Mutlak dualite

Mutlak dualite kavramını açıklamak için öncelikle dualite ve simetri ayrımını anlamalıyız. Simetrik kavram bütünleri etki ve tepkiye bağlıdır yani birbirini tamamen yanlışlayabilir ancak dualitede bu durum söz konusu dahi değildir. Mutlak dualite; varlık ve yokluğun tümüdür. Mutlak dualitenin elemanları birlikte olmadığında anlamsız ama birlikte olduklarında birbirini doğuruyorlar demem o ki; varlık ve yokluk birleşip birbirini yenseydi ortaya yine varlık ve yokluk çıkardı. İşte varlık ve yokluk dualitesi mutlak dualitededir, varlık ve yokluk toplamda singularty haldedir. Ve Causa sui'yi sağlayan tek şey mutlak dualitedir.

Nitelik

Gerçek olan bilginin tek bir niteliği olmalıdır ve bu saltlıktır: Öyle bir bilgi ki her hangi bir refereye ihtiyaç duymadan varlığını daima sürdürebilirdir. Bunun için de zamandan da bağımsız olmalıdır. Varlıktan önce yokluk vardı diyemeyiz çünkü bu ikili mutlak dualitedir ve biri diğerini doğurur, doğurmazsa dahi doğurur. Bu da zamandan bağımsızlığın kanıtı yani ebediyettir.

Şeylerin Bilgisi

Şey zamanda stabil olarak kalıyorsa vardır. Şeylerinin kendini ya da şeyleri zamanda ilerletebilecek gücü yoktur ancak fiziksel olarak vardır. Örneğin; kalem, masa, taş parçası... Ayrıca şuanda bulunan şeyin bilgisi ile aynı şeyin bir saniye sonraki bilgisini elde edemeyiz, varlığından emin olamayız.(4) Demem o ki şeyin zamandaki stabilitesi epistomolojisinden bağımsız olarak vardır. Bilgi ve varlık tamamen bağımsız ve güvenilmezdir. Mesela Harry Potter gerçek kabul ettiğimiz dünyada yoktur ancak Harry'nin alnında yara izi olduğunu bir çoğumuz biliriz. (5)

Varlık üzerine konuşamamak

 Elimde tuttuğum kalemi ele alalım: Onun var olduğunu biliyoruz fakat varlığını gösteremeyiz çünkü kalemin varlığının temel nedeni olan atomların nedeni de aynıdır, her bir atom zamanda stabil olarak enerjiye dönüşse dahi, enerjinin korunumundan dolayı varlığını sürdürmeye devam edecektir. Kalemin her bir atomunu alıp evrende başka bir yere koyduğumuzu varsayalım bu durumda her atom aynı şekilde varlığını sürdürmesine rağmen artık kalem yok olacaktır, kalem zamanda stabil olarak ilerleyememiş bir saniye sonrasının bilgisi yok olmuş var olamamış olacaktır. Kalemin fiziksel varlığını sağlayan atomlar yok edilmedi sadece kalemin fiziksel iz düşümü son buldu. Yani kalemin varlığı üzerine konuşulabilir fakat kalemin varlığının varlığı üzerine konuşulamaz.

Nöronların tane olarak hiçbir özelliği yoktur; zeki değildirler, neden-sonuç zincirleri oluşturamazlar-felsefe yapamazlar ama zihin tüm bunları yapabilir. Zihnin fiziksel bir iz düşümü olmamasına rağmen zihin varlığını zamana karşın olarak koruyabiliyor demek ki zihin vardır. 2+1=3 bu işlem de  fiziksel bir iz düşümü olmamasına rağmen değişmezliğini  zamana karşın olarak koruyabiliyor demek ki matematik de vardır. İşte bu iki örnekteki fiziksel varlıktan bağımsız sadece epistomolojik olarak var olma olayı ortaya çıkış sayesindedir. Bir şey ortaya çıkmış ise ve hala bilgisi işlenebiliyorsa vardır.

Şey'in varlığından bahsedildiği anda şey var olmuş, yokluktan çıkmıştır.   Kadir YURTTAŞ

Yanıt

Toplamda sorumuzun cevabı salt zihinle gerçek olan bilgiye ulaşmayı bir kenara koyalım ''Gerçek olan bilgi var mı?'' konusunda konuşmamız bile imkansızdır. Bu anlamsızlığa rağmen cevap aramak istiyorsak: Bilincin içinde iki öğe vardır ve bunlar şunlardır; izlenimler ve idelerdir. İzlenimler deneyimlenebilir bilgi duyu organlarının bize verdikleriyken ideler hayal ile salt bilgi ile bize teslim edilen bilgidir. Ayrıca tüm bilgi izlenimden kaynaklıdır bilinç her izlenim için bir de ide üretir ki ideler izlenimlerin daha soluk kopyalarıdır. Örneğin sıcağı deneyimleriz ve o an boyunca izlenim oluşur sonrasında ise beyin sıcak idesini ortaya koyar yani hafıza oluşur ve bu sayede biz sıcak kavramını tanımış oluşur. Düşünmede ise durum farklı bir boyut alıyor: bellek ve imgelem yeteneğimiz sayesinde duyumlar ve izlenimleri birleştirmek, değiştirmek üzere yeni ideler türetiyor düşünme esnasında.

ekler

1- David HUME'un da bahsettiği izlenim ile aynı; duyu organları ile algıladığımız her şey izlenimdir.

2-Ortaktan kasıt aynı olmak değil o özelliği taşımak manasında.

3-Gerçek, doğru bilgi.

4- Çünkü şansızlıktı.

5-Fransa'nın kralı kel midir? Fransa'nın kralı yoktur.

6-palindrom, grup teori : x*y=y*x=1 için ''y'' biriciktir



Share
Tweet
Pin
Share
No yorum
Newer Posts
Older Posts

kategoriler

felsefe ruh varlık şiir
  • Medeniyet demo
    İnsan, yaratılmışların en değerlisi daha doğru deyişle en gerçeği. GİRİŞ: İnsan, Biz ve ben Basit bir tanımlama yaparak insanı düşünebilen ş...
  • Somnium dei
        Giriş : Rüyada geçen bir günle, uyanık geçen bir günün ağırlığını tartmak istersek, ...

Blog Archive

  • Ağustos 2025 (1)
  • Temmuz 2025 (1)
  • Ocak 2025 (1)
  • Eylül 2023 (1)
  • Ocak 2023 (1)
  • Kasım 2022 (1)
  • Ağustos 2022 (1)
  • Temmuz 2022 (3)
  • Nisan 2022 (4)
  • Mart 2022 (2)
  • Şubat 2022 (1)
  • Şubat 2020 (1)
  • Aralık 2019 (1)
  • Kasım 2019 (3)
  • Ağustos 2019 (5)
  • Haziran 2019 (2)
  • Nisan 2019 (1)

Created with by BeautyTemplates